Harbiye Askeri Müze'de Hediye Fuarı

Harbiye'deki Askeri Müze'de bu sene 16. düzenlenen Hediye Fuarı yapılıyor. Fuarda fazla şatafatlı olmasa da hemen hemen her şeyci var. Yerel ve doğal gıda ürünleri, özellikle peynir, zeytin ve tereyağı çeşitleri, doğal sabunlar, takı ve aksesuar, fularlar, eşarplar, çanta ve kıyafet seçenekleri arasından yılbaşı için hediyelik bir şeyler bulabilirsiniz. Fuar 31 Aralık'a kadar açık.

Dünyanın En Meşhur Tren Rotaları

 

Uzak bir şehre ya da ülkeye giden bir trende günlerce yol almak, orada yemek ve uyumak, yaşama bir seyyahın gözleriyle bakma ve kendi yaşamınızın hem içinde hem dışında olma duygusunu uyandırır içimizde.

Sürekli bir gitme halini yaşamak ve tüm hayatınızın bir valize de sığabileceğini görmek belki de seyahatleri bizim için bu kadar çekici kılan.

Bir uzun yol treninin çinde kim kendisini roman kahramanı gibi hissetmez ki. 

İstanbul'un Yedi Tepesi

Dünyada yedi tepe üzerine kurulduğu söylenen üç şehir vardır; Roma birincisidir. Romalılar sonra Lizbon’u ve sonra İstanbul’u fethederler. Bu iki şehrin de yedi tepe üzerine kurulduğu vurgusu yapılır. Doğu Roma İmparatorluğu’nun kurucusu Konstantin İstanbul’u ikinci bir Roma olarak kurmuş.

Konstantin’in fethinden sonra ‘Nova Roma’ Yeni Roma denen İstanbul daha sonra Konstantinopolis, yani Konstantin’in Şehri olarak adlandırıldı. Yeni Roma’nın/İstanbul'un yedi tepesi şimdi eski İstanbul ya da Konstantiniyye olarak bilinen bölgede bulunuyor. Yani şehrin surlar içinde kalan bölümünde. İşte İstanbul'un belediyesinin logosunda da bulunan yedi üçgenle gösterilen yedi tepe ve bu tepelerden şehre bakan güzelim sanat eserleri:

Yabancı dil öğrenme siteleri

Pieter Bruegel the Elder-Tower of Babel

Yabancı bir dil öğrenmek arzu, çalışma, sabır ve istikrar istiyor pek çok şey gibi. Internet  bu konuda da sayısız kaynak sunuyor.

Ticaret, göçler ve seyahat ülkeler arasındaki ilişkileri insanlık tarihinde daha önce hiç olmadığı kadar birbirine bağladı. Bu nedenle insanların birbiriyle iletişim kurma ve birbirlerinin kültürünü anlama arzusunun oluşturduğu büyük bir yabancı dil öğrenme pazarı var dünyada. İnternet ise insanların dil öğrenme yolunu radikal bir biçimde değiştirdi; öğrenme konusundaki eski bariyerleri yıkarak dil partnerine, öğretmene ve materyale herkesin ulaşabileceği bir duruma getirdi. Paralı ya da parasız seçenekler sunan aşağıdaki siteler gibi kaynaklarla dünyanın her yerinde artık isteyen herkes bir yabancı dil öğrenebilir.

İnsan bütünün bir parçasıdır

"İnsan, bizim ‘Evren’ dediğimiz bütünün
zaman ve uzayla sınırlı bir parçasıdır.

İnsan, bilincinin bir tür optik yanılgısıyla,
düşünceleri ve duyguları ile kendini
geri kalandan ayrı bir şey olarak deneyimler.
Bu yanılgı, bizi, kendi kişisel arzularımızla ve
bize en yakın birkaç kişiye sevgi göstermekle sınırlayan
bir tür hapishanedir.

Bizim görevimiz, bu şefkat çemberimizi,
yaşayan tüm varlıkları ve tüm doğayı
kendi güzelliği içinde saracak şekilde genişleterek
kendimizi bu hapishaneden
kurtarmak olmalıdır."

Albert Einstein

Chanel Ön-Sonbahar 2012; hepsini istiyorum

Eski Türk filmlerinde olur ya, sonradan zengin olan adam bir konfeksiyon mağazasına gider, eliyle mağazanın bir tarafını işaret eder ve ‘Hepsini alıyorum’ der, sonra öbür tarafa döner eliyle yine işaret eder ve yine ‘Bunları da alıyorum’ der,  Chanel’in Hindistan esintili 2012 ön-sonbahar koleksiyonunun bende yarattığı duygu da aynen öyle oldu; hepsini istiyorum.

Bazı moda eleştirmenlerini kelimenin olumsuz anlamıyla şoke etse de biz Karl Lagerfeld’in hayali Hindistan gezisinin meyvelerini sevinçle karşılıyoruz. Karl Amca Chanel klasikleri olan tüviti, ve zincirli çantayı Hindistan esintileriyle yeniden yorumlamış, ortaya da süslü, gümüşlü altınlı, göz kamaştırıcı bir doğu-batı buluşması çıkarmış. Çapraz asılan mini mini zincirli Chanel çantaların yanında küçük pramit biçimli çantalar, iri bileklikler, kolyeler  ve alınlıklar ile tamamen topuksuz botlar da koleksiyonda göze çarpıyor. Renkler; gümüş, altın, beyaz ve hem Hindistan hem Chanel pembesi... Ne var ki, sandaletler hatırına gözden çıkarılar topuklara belki kimse kötü diyemez ama Avrupa’da kış da Hindistan’dakine benzemez. 

Bir şehir sevdim: Ümm-i Dünya

Kimse görmüyor mu, görenler fark etmiyor mu, fark edenler konuşmuyor mu? Bu şehirde bir şeylerden yetkili kimse yok mu?

Bu şehirde özellikle gündüz, çünkü gece gizler, güzel bir fotoğraf çekmek mümkün değil. Bir basit kadraj almak mümkün değil. Neden mi? Her kadraja bir inşaat alanı, her zaman nedense muhakkak iki tane yan yana çöp konteyneri, sayısız çöp poşeti, kırık dökük bir kaldırım, orada burada bir şeylerden artmış demirler, tuğlalar daha neler giriyor çünkü. Anlamak zor.

Cafe Italiano

İstiklal Caddesi'nin kalabalığından, içkili mekanlarının ağırlığından ve her mekanının uğultusundan sıkıldığınızda arkadaşlarınızla sohbet etmek ya da tek başınıza kalıp seyretmek istediğinizde yolunuzu biraz Elmadağ'a doğru çevirin ve Cafe Italiano'nun kapısından girin.

Alain De Botton: Başarının daha sevecen ve yumuşak felsefesi

Alain de Botton'yu aşk ve birçok şey hakkında baştan sona altı çizilebilecek cümlelerle dolu kitaplarından biliyoruz. İyi bir konuşmacı olduğuna da başarıyı ve başarısızlığı incelediği bu video ile tanık olduk. 2009 temmuzunda yaptığı bu konuşmanın burada çevirisi ile olmasını istedim. Çevirisini TED'in sitesinden aldım.

Benim için normaldir bu kariyer krizleri, aslında, sıklıkla bir Pazar akşamı, tam güneş batmaya başladığında, ve kendim için umutlarım ve hayatımın gerçekleri arasındaki uçurum, acı verici bir şekilde artmaya başlar ki normal olarak ağlayarak noktalanır. Tüm bunları söylüyorum, söylüyorum çünkü bunun sadece kişisel bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Yanlış olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bence hayatlarımızın düzenli olarak kariyer krizleriyle bölündüğü bir zamanda yaşıyoruz, hayatımız hakkında, kariyerimiz hakkında, her şeyi bildiğimizi düşündüğümüz anlarda, tehdit eder türde bir gerçeklikle karşı karşıya geliriz.

Tchibo 'Çibo' okunur...

İstanbulda vakit geçirilebilecek, kendine özgü ve yaratıcı ürünler sunan butik tarzda alışveriş yapılabilecek mekanlardan biri de Tchibo. Genellikle alışveriş merkezlerinin içinde rastlayabililirsiniz. Dikkat edin, eğer ne olduğunu bilmiyorsanız kafe sanarak önünden geçip gidebilirsiniz de.

La dolce far niente!

İtalya'da yaşayam Macar bir arkadaşım var. Neşe içinde el kol hareketleriyle bağırıp çağırarak gülüşen İtalyanları seyrederek kültürel farklılıklar üzerine konuşurken aylak aylak durup böyle keyifli olmalarının kendisi için anlaşılmaz olduğunu, mesela Macaristan'da böyle bir şeye imkan olmayacağını, orada herkesin son derece dakik, çalışkan ve meşgul olduğıunu söyledi arkadaşım. Ben de Türkiye üzerine gözlemimi söyleyince şu şekilde bağlamıştık karşılaştırmayı: Macarlar meşgul ve mutlu, İtalyanlar aylak ve mutlu ve Türkler aylak ve mutsuz. En kötüsünün de sonuncusu olduğunda anlaşmıştık.

Çorlulu Ali Paşa Medresesi

Bazı mekanlar hayatımızın dönemlerine damgalarını vururlar bazı şarkılar gibi. O mekanla birlikte hayatınızın o döneminin tüm arkadaşlarını, tüm duygusunu, aşkını ve kırgınlıklarını, alışkanlıklarını görürsünüz. Çorlulu Ali Paşa Medresesi öyle mekanlardan biri.

Ne kadar sosyalsiniz?

İstanbul Ticaret Odası'nda bir Sosyal Medya Forumu yapıldı. İstanbul Ticaret Odası Bilişim Teknolojileri ve e-Ticarekt Şubesi tarafından düzenlenen foruma akademisyenler, iş adamları ve gazeteciler katıldı.

Neye nasıl bakarsan, o da sana öyle bakar

İnsanı ateş değil, kendi gafleti yakar; 

Herkeste kusur görür, kendisine kör bakar. 

Neye nasıl bakarsan, o da sana öyle bakar. 

Mevlana Celaleddin-i Rumi

Mevlana'nın bu sözünü okuduğumda bu fotoğraf geldi aklıma. Gerçi kedinin gözleri benim telefonumun flaşına kurban gitmişti ama ortaya da biraz gerçeküstü bir sonuç çıktı. Uğraşsan olmaz diyelim, acemiliğimizi bağışlayalım. 

Mevlana'nın sözünün anlamı aşağıdaki kedi hikayesiyle açıklanamayacak kadar derin...

Geri döndüm!

Zaman ne kadar ilginç bir mefhum. Çok şey değişiyor bazı şeyler ise aynı; öz baki.